İstanbul, tarihsel olarak büyük depremlerle karşı karşıya kalmış bir şehir. Japon deprem uzmanı Yoshinori Moriwaki, Kuzey Anadolu Fayı üzerinde biriken enerji nedeniyle İstanbul'da olası bir büyük deprem riski olduğuna dikkat çekiyor. Uzman, 7.5 büyüklüğünde bir depremin özellikle yumuşak zeminli bölgelerde ciddi tehlikelere yol açabileceğini belirtiyor. Moriwaki, İstanbul'un Avrupa ve Anadolu yakasında bazı bölgelerde bu riskin daha da fazla olduğunu vurguluyor.
Kuzey Anadolu Fayı’nın Tehdit Edici Durumu
Kuzey Anadolu Fayı, Türkiye'nin en aktif fay hatlarından biri olarak büyük depremler üretme potansiyeline sahip. Moriwaki, bu fay hattı üzerinde enerji birikiminin yüksek olduğunu ve 7.5 büyüklüğünde bir depremin İstanbul'da önümüzdeki 15 yıl içinde gerçekleşebileceğini belirtiyor. "Genellikle 7'nin üzerindeki depremler 200-250 yılda bir meydana gelir. Ancak bu sürenin tam olarak hesaplanması mümkün değil," diyor. Bu durum, İstanbul için büyük bir uyarı niteliği taşıyor.
Avrupa Yakası'nda Hangi Bölgeler Daha Fazla Risk Taşıyor?
İstanbul’un deprem riski açısından zemin yapısı önemli bir etken. Avrupa Yakası’nda özellikle yumuşak zeminli bölgeler, büyük tehlikeler barındırıyor. Moriwaki, Atatürk Havalimanı’ndan batıya doğru, deniz kenarındaki ilçelerin daha fazla risk taşıdığını belirtiyor. Bu bölgeler arasında Zeytinburnu, Ataköy, Küçükçekmece, Büyükçekmece ve Avcılar öne çıkıyor.
Anadolu Yakası’ndaki Tehlikeli Bölgeler
Anadolu Yakası'nda da deniz kenarındaki bölgeler risk altında. Özellikle Tuzla, Pendik ve Kartal ilçelerinin denize yakın noktaları Kuzey Anadolu Fayı’nın etkisiyle tehlikeye girmekte. Tuzla’daki fay hattı denize yakın bir noktada geçerken, Pendik ve Kartal'ın deniz tarafındaki bölgeler de benzer şekilde risk taşıyor. Ataşehir ve Kadıköy gibi kuzey bölgelerde ise risk daha düşük.
İstanbul’da Deprem Hazırlığı Önem Kazanıyor
Büyük bir deprem olasılığı göz önüne alındığında, İstanbul’un deprem hazırlığı ve dayanıklılık seviyeleri tekrar gündeme gelmeli. Şehirdeki zemin özellikleri ve yapıların depreme karşı dirençli olup olmadığı çok önemli. Binaların güçlendirilmesi, afet eğitimlerinin yaygınlaştırılması ve erken uyarı sistemlerinin güçlendirilmesi, İstanbul’un bu büyük tehdide karşı alacağı önlemler arasında yer almalı.
